Connect with us

Otomotiv

Yüzde 100 Türk otomobili hayal değil

Yayın tarihi

-

Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) Bilişim Vadisi’nde gerçekleştirdiği ‘Yeniliğe Yolculuk’ buluşmasında, kuruluşundan bugüne geçen 18 ayda aldığı mesafeyi ve Türkiye’de teknolojik dönüşüme nasıl öncülük edeceğini paylaştı. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile perakende, otomotiv, telekomünikasyon ve tüketici elektroniği gibi farklı alanlarda deneyimleri olan Anadolu Grubu, BMC, Kök Grubu, Turkcell, Zorlu Grubu’nun sinerjisi ve daha önce Türkiye’de benzeri olmayan bir iş birliği modeliyle kurulan TOGG, otomotivin mobilite ekosistemine dönüştüğünün habercisi ilk ön gösterim araçlarını ülkemiz ve dünya sahnesine çıkardı.

Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) 2022 yılında üretimine başlayacağı, geliştirme süreci devam eden C-SUV modelinin ön gösterim versiyonunu tanıttı. Gebze’deki Bilişim Vadisi’nde gerçekleşen Yeniliğe Yolculuk Buluşmasında C-SUV modeliyle birlikte bir de C- Sedan konsepti gösterildi.

Resmi kuruluşu 28 Haziran 2018’de gerçekleşen ve kuruluşundan 18 ay sonra tasarım ve mühendislik çalışmalarının geldiği noktayı gösteren ilk ön gösterim aracını ve Sedan konseptini gün ışığına çıkaran TOGG, Türk Otomotiv endüstrisinin kalbi olan Bursa’nın Gemlik ilçesinde kurulacak fabrikasının temelini 2020 yılında atacak. 2030 yılına kadar ise fikri ve sınai mülkiyet hakları tamamen kendisine ait bir ortak e-platform üzerinde 5 farklı model üretecek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Üyeleri, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve TOGG Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu hissedarları, İş dünyası temsilcileri ile TOGG çalışanları ve yakınlarının katıldığı 2 bin kişilik bir davetli topluğuyla gerçekleşen buluşmanın sonunda sahneye çıkan Türkiye’nin ilk otomobilleri büyük bir coşku ve beğeniyle karşılandı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 2023 hedefleri içinde stratejik öneme sahip projelerden biri olarak değerlendirilen Türkiye’nin Otomobili, hedeflenen teknolojik dönüşümün de öncülerinden olacak.

Projenin hemen başında 2 ayrı özgün patenti kayda geçirerek iddiasının altını çizen TOGG, birçok ‘ilk’ ve ‘en’leri ile de Türkiye’de mobilite ekosisteminin akıllı cihazlar etrafında gelişimi harekete geçirecek. Üretime başlayacağı 2022 yıllı itibariyle de Avrupa’nın klasik olmayan doğuştan elektrikli ilk SUV üreticisi olarak endüstride yerini alacak.

Yarım asırlık hayale bir adım daha yaklaştık

TOBB Başkanı ve TOGG Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, törende yaptığı konuşmada Türkiye’nin yarım asırlık hayaline bir adım daha yaklaştıklarını söyledi. Hisarcıklıoğlu sözlerine şöyle devam etti: “2017’de TOBB Genel Kurulu’nda sayın Cumhurbaşkanımız bize bir çağrı yapmış ve bu işi bizim üstlenmemizi istemişti. Biz de yola çıktık ve babayiğitlerimizi bir araya getirdik. Rabbimize şükürler olsun, verdiğimiz sözün arkasındayız. Otomotiv sektörü kabuk değiştiriyor. Ve bizim için yeni bir fırsat penceresi açılıyor. 1960’larda bu fırsatı kaçırmıştık. Devrim arabasına sahip çıkamamış ve Türkiye’nin otomobili yapamamıştık. Bugüne kadar çok denedik, çok konuştuk ama başaramadık. Ama bu sefer Allah’ın izniyle başaracağız.”

Bir otomobilden fazlasını yapıyoruz

“Niye Türkiye’nin otomobili diyoruz biliyor musunuz?” diyen Hisarcıklıoğlu, “Çünkü sadece üretilmeyecek, markası da bizim olacak, patenti de bizim olacak, tasarımı da bizim olacak. Lisans almayacağız, lisans satacağız. Montaj yapmayacağız, montaj yaptıracağız. Başkasının patenti için çalışmayacağız, kendi patentlerimiz için yabancı mühendisleri çalıştıracağız. Allah’ın izni, milletimizin inancı, sonra Cumhurbaşkanımızın destekleriyle bu işi başaracağız. 2022’de de inşallah ilk aracımızı hep birlikte banttan indireceğiz. İşte bu yüzden, Türkiye’nin Otomobili, sadece yerli marka araba yapmak değildir. Türkiye’nin Otomobili bir otomobilden daha fazlasıdır. Türkiye’nin Otomobili meydan okumadır. Türkiye’nin Otomobili teknolojik dönüşümdür, küresel markadır, 20 bin ilave istihdamdır, 7,5 milyar dolar daha az cari açıktır. Gayri safi milli hasılaya 50 milyar dolar katkıdır.”

Dönüşüm daha yeni başladı

Yeniliğe Yolculuk buluşmasında otomotivin mobilite ekosistemine dönüşümünü anlatan TOGG CEO’su M. Gürcan Karakaş da, dünyada oyunun kurallarının değiştiğine vurgu yaparak ‘Türkiye’nin Otomobili’ projesine doğru zamanda ve doğru yerde start verildiğini söyledi. Teknoloji alanında, sosyal alanlarda ve düzenleyici kurumların kararlarında etkisi yoğun

biçimde hissedilen mega trendlerin otomobili ev ve işten sonra yeni bir yaşam alanına dönüştürdüğünü ifade eden Karakaş, “Bu dönüşümle otomotivdeki kâr havuzları el değiştiriyor. Sektörde büyüme talep bazlı mobilite, veri bazlı iş modelleri, otonom ve paylaşım çözümleri gibi daha kârlı yeni işlerden gelecek” diye konuştu. Karakaş, “Dünyada elektrikli ve bağlantılı otomobil yarışında herkes yolun başında. Bu yarışta çevik, yaratıcı, iş birliğine açık ve kullanıcı odaklı organizasyonlar başarılı olacak. Biz de doğru zamanda doğru yerdeyiz” diye sözlerine devam etti.

Üretecekleri ilk aracın bir SUV olduğunu belirten Karakaş, bunun nedenini ise şöyle anlattı:

Dünyada ve Türkiye’de son 5 yılda en hızlı büyüyen ve gelecek 5 yılda en hızlı büyüyecek segment SUV. Bunun yanında Türk tüketicilerinin sahip olmayı en fazla istediği ancak yerli alternatifin yok denecek kadar az olduğu bu segmentin beğenilen bir marka oluşturmak için en uygun başlangıç olduğunu biliyoruz.”

Fikri ve sınai mülkiyet hakları yüzde 100 Türkiye’nin

Türkiye’nin Otomobili’nin fikri ve sınai mülkiyet haklarının yüzde 100 Türkiye’ye ait olduğunu belirten M. Gürcan Karakaş, “Profesyonel bir bütünlükle, Türkiye’nin küresel markasını ortaya çıkarmak için var gücümüzle ve dünyanın en iyileriyle çalışıyoruz. Daha yola çıkarken 15 yıllık yol haritamızı adım adım planladık. Ortalama iş tecrübeleri 10 yılın üzerinde, işinin ehli, işine adanmış, küresel tecrübesi olan, ağırlıklı mühendislerden kurulu bir ekip oluşturduk. Her geçen gün büyüyen ekibimiz 114 kişiye ulaştı. Çevik, hızlı kararlar alabilen bir organizasyon oluşturduk ve kullanıcı odaklı bir yaklaşım benimseyerek, her faaliyetimizde pazar ve kullanıcı beklentilerine kulak veriyoruz. Ülkemizin tüm tecrübe ve yetkinliklerini önemsiyoruz. Varsa ülkemizdeki, ülkemizde henüz yoksa dünyadaki en iyi iş ortaklarını bulup onlarla kendi mühendislerimizin yönetiminde iş birliği yaptık, yapmaya devam ediyoruz. En önemlisi, dünyanın önemli oyuncularını inceleyerek ve kıyaslayarak belirlediğimiz “olmazsa olmaz başarı kriterlerinden” taviz vermeden yol alıyoruz. Yeni bir otomobil markasını inşa ederken aynı zamanda küresel bir marka ortaya çıkarıp dünya ile rekabete giriyoruz. Geniş ürün gamıyla, tasarımsal cazibesi, teknolojik yetenekleri, endüstriyel gücü ve kültürümüzden ilham alan detayları ile Türkiye’nin Otomobili’ne kavuşacağız” dedi.

Teknolojik dönüşümü gerçekleştirmek için ülkelerde uygulama platformlarına ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Karakaş “Otomobilin akıllı bir cihaza dönüşmesi sürecinde ortaya çıkacak yeni teknoloji ve yeni iş fikirlerinin uygulanabilmesi, kullanıcılara ulaştırılabilmesi için bir platform haline geleceğiz. Teknolojinin zirvesinde gezinen, mühendisliği ile meydan okuyan, Türkiye’nin üretim gücü ve yetkinlikleriyle ortaya çıkan ‘Türkiye’nin Otomobili’ etrafında oluşacak mobilite ekosistemimiz birçok yeni iş modellerini ve girişimleri tetikleyecek. Bunun dünyada da ses getireceğine inanıyoruz” diye konuştu.

Cep telefonundaki dönüşüm otomobilde de yaşanıyor

Türkiye’nin Otomobili’nin, beraberinde bir mobilite ekosisteminin oluşmasına da olanak sağlayacağını söyleyen M. Gürcan Karakaş, “Müşteri beklentileri değişiyor, cep telefonlarının akıllı telefonlara dönüşümünde yaşananlar otomobil dünyasında yineleniyor. Otomobil akıllı bir cihaza, yeni bir yaşam alanına dönüşüyor. Bu trendi gözeterek geliştirdiğimiz otomobilimiz

bir teknoloji platformu olarak birçok sektörde yeni girişimlerin uygulama alanı olacak ve dünyaya açılmalarının önünü açacak” diye konuştu.

Karakaş, “Klasik otomotiv endüstrisi, yerini daha güvenli, verimli, zaman kazandıran ve ulaşım bütünlüğü sağlayan mobilite ekosistemine bırakıyor. Klasik dünyanın büyük otomotiv şirketleri dönüşmekte zorlanırken daha çevik, yaratıcı, iş birliğine açık, kullanıcı odaklı TOGG’un da içinde yer aldığı yeni girişimlerin otomotiv endüstrisinin kâr havuzundan alacağı pay her geçen gün daha fazla artıyor. TOGG Türkiye’de tedarik sanayiinin de dönüşerek geleceğin mobilite dünyasında varlığını sürdürmesine öncülük ederek katkıda bulunuyor” dedi.

Konuşmasında küresel bir marka oluşturma hedeflerini de ifade eden TOGG CEO’su Karakaş, tıpkı üründe olduğu gibi marka çalışmalarına da pazar araştırmasıyla başladıklarını, hedef kitleyi belirleyip müşterilerin beklentilerini bilinçaltı boyutunda anlamak için ileri araştırmalar yaptıklarını anlattı. “Marka özümüzü bu doğrultuda tanımladık” diyen Karakaş, “Şu anda

marka adını belirleme ve test etme aşamasındayız, önümüzdeki yılın ortasına kadar da tamamlayacağız. Özgün, güçlü, özgüvenli, dönüşen, dönüştüren, samimi ve yenilikçi bir öze sahip olması gereken marka ismini belirlerken çekici, kültürel ve global dile uygun ve tescil edilebilir olması önemlidir” şeklinde konuştu.

“TOGG tasarım ekibinin yanında deneyimli tasarımcı Murat Günak da vardı”

TOGG’un ‘Yeniliğe Yolculuk’ buluşması sunumunun sonunda, ilk kez gün ışığına çıkan Türkiye’nin Otomobili’nin tasarım sürecini de anlatan Gürcan Karakaş, tasarım hedeflerini ve aracın teknik tanımını pazar araştırmalardan çıkan sonuçlara dayanarak 6 kişilik TOGG ekibiyle gerçekleştirdiklerini belirterek “Hem başlangıçta yerli ve yabancı 18 olan tasarım evi sayısının 3’e indirilmesinde, hem nihai tasarım temasının oluşumunda hem de bu temayı 3 boyutlu hale getiren Pininfarina’nın seçimi sürecinde dünyaca ünlü tasarımcımız Murat Günak’tan destek aldık. Kültürümüzden ilham alarak geliştirdiğimiz ve sahibi olduğumuz özgün tasarımımızı eylül ayında uluslararası boyutta tescil ettirdik” dedi.

  1. Gürcan Karakaş sözlerinin sonunda, #Yeniliğeyolculuk’un aynı zamanda #YeniLige yolculuk olduğunu ve TOGG’un küresel mobilite dünyasının yeni liginde Türkiye’yi gururla temsil edecek ilk şirket olacağını vurguladı. Sözlerini “Yeniliğe yolculuğumuza eşlik ettiğiniz için teşekkür ederiz, yeni lige hoş geldiniz” diye tamamladı.
Haberin Devamı
Advertisement
Yorum yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Otomotiv

Su Kaynaklarını Koruma Yolunda TOFAŞ’tan Önemli Başarı

Yayın tarihi

-

Yazar:

Tofaş, Küresel İklim Platformu CDP’nin (Carbon Disclosure Project) “Su programı” 2023 derecelendirmesinde ülkemizdeki en yüksek skoru elde ederek, A- derecelendirme notuyla “Liderlik” seviyesine giren şirketler arasında yer aldı.

Tofaş, iklim değişikliği ile mücadele kapsamındaki faaliyetleri ve suyun verimli kullanımı konusunda yürütüğü çalışmalarla doğal kaynakları koruma performansını sürekli iyileştirmeye devam ediyor.

Tofaş, dünyanın en büyük iklim değişikliği verisine sahip olan, yatırımcıların, şirketlerin, şehirlerin ve bölgelerin çevresel etkilerini yönetmeleri için küresel bilgilendirme sistemini yürüten CDP’nin (Carbon Disclosure Project – Karbon Saydamlık Projesi) derecelendirmesinde önemli bir başarı elde etti.

2014 yılında CDP listesine Türkiye’den giren ilk otomotiv şirketi olan Tofaş, suyun verimli kullanımı konusunda yürüttüğü çalışmalarla, Karbon Saydamlık Projesi’nin (Carbon Disclosure Project – CDP) “Su programı” 2023 yılı derecelendirmesinde ülkemizdeki en yüksek skoru elde etti ve “A-derecelendirme notu” ile liderlik seviyesine giren şirketler arasında yer aldı.

Sürdürülebilir üretim için su ve atık su sistemlerini hassasiyetle yöneten ve su kullanım miktarını sürekli iyileştiren Tofaş, üretim operasyonlarında oluşan atık suyu modern arıtma ünitelerinde arıtıyor. Atık suların uygun ortama deşarjını gerçekleştirerek, her yıl yaklaşık 60 milyon metreküp yani 1.000 kişinin bir yıllık tüketimine tekabul eden su miktarının tekrar kullanımını sağlıyor. Tofaş son beş yılda araç başına taze su tüketiminde de yüzde 30’luk bir iyileşme oranını yakaladı ve 2023 yılında bir araç için 2,6 metreküp seviyesine düşürdü.

Otomotiv sektöründe tüm süreçlerde sürdürülebilirliklik anlayışıyla öncü olmayı hedefleyen Tofaş, Kapsam 1 ve 2 toplamında 2030’a kadar yüzde 50 karbon azaltımı, 2050 yılında ise net sıfır karbon olma hedefi doğrultusunda enerji verimliliği projeleri, güneş enerjisi üretimi ve kullanımına yönelik projeler yürütmekte; tüm üretim süreçlerinde doğal kaynak kullanımında verimliliği arttırmak üzere 5R (Refuse, Reduce, Reuse, Recycle, Recover – Reddet, Azalt, Tekrar Kullan, Geri Dönüştür, Geri Kazan) sürekli iyileştirme faaliyetlerini sürdürmektedir.

Raporun tamamı: https://irsustainability.tofas.com.tr/2022/tr/

Haberin Devamı

Otomotiv

Yılda 300 bin otomobil ve 200 bin parça üretim kapasitesine sahip fabrika

Yayın tarihi

-

Yazar:

Çin’de elde ettiği başarıyı Avrupa yollarında da sergilemek için kolları sıvayan Chery, yüksek teknolojili üretim yapan Mega Fabrikası ve gelişmiş laboratuvarlarıyla da öne çıkıyor. Chery’nin, Asya’nın ilk sessiz laboratuvarına ve ünü ülke sınırlarını aşan Çarpışma Laboratuvarı’na sahip Akıllı Bağlantılı Mega Fabrikası hayranlık uyandırıyor. Yılda 300 bin otomobil ve 200 bin parça üretim kapasitesine sahip fabrikada dakikada bir otomobil banttan iniyor. İleri teknolojiler kullanan fabrikada kütüphane düzeyinde sessiz bir deneyim ve Chery modellerinde premium otomobil markalarıyla karşılaştırılabilir bir rahatlık hissi sunuluyor.

Çin’in en büyük otomotiv üreticisi olan Chery, Şangay Uluslararası Otomobil Fuarı ile birlikte 2023 Küresel Bayi Toplantısını da gerçekleştirdi. Düzenlenen toplantı kapsamında Chery’nin fabrika ve laboratuvarları da ziyaret edildi. Dünyanın dört bir yanından Chery’nin üst düzey yöneticilerinin eşlik ettiği bayi temsilcileri, modern Akıllı Bağlantılı Mega Fabrika’yı, ünlü Çarpışma Laboratuvarı’nı ve Asya’daki en büyük NVH (Gürültü, Titreşim, Sertlik) Laboratuvarı’nı ziyaret etti. Güçlü ve son teknolojiyi kullanan Ar-Ge ve üretim becerileriyle başarısını kanıtlayan Chery, ziyaretçilerden büyük övgü aldı.

Yılda 300 bin araç üretebiliyor!

Chery’nin çevre dostu üretim ve akıllı-dijital teknolojiye dayanan Akıllı Bağlantılı Mega Fabrikası, çevre dostu standartlar ve üst sınıf akıllı bağlantılı bir fabrika olmak için büyük bir mesafe kat etmiş durumda. Çinli otomobil üreticisinin 830 bin metrekare araziye sahip tesisi, yaklaşık 550 bin metrekarelik inşaat alanıyla da dikkat çekiyor. Fabrikanın ana üretim içerikleri arasında; kalıp atölyesi, kaynak atölyesi, boya atölyesi, genel montaj atölyesi, modüler atölye, motor atölyesi, şanzıman atölyesi ve ilgili destek tesisleri yer alıyor. Tesis aynı anda normal güç-aktarma ve yeni enerjili binek araçların üretimini de gerçekleştirebiliyor. Mega Fabrika da ağırlıklı olarak yüksek performansa sahip 10’un üzerinde yeni nesil platform ürün

serisi üretiliyor. Yıllık 300 bin adet komple araç ve 200 bin KD (otomotiv parçası) üretim kapasitesine ulaşabilen tesiste, her dakika yeni bir araç tamamlanarak battan inmiş oluyor. Fabrikanın en önemli unsurlarından olan kaynak atölyesi, kaliteli otomobil gövdeleri oluşturmak için dünyanın en güçlü yapay zekasına sahip kalite kontrol sistemine sahip.

Yüzey farkını 0,1 mm’ye kadar algılayabiliyor!

Tesis, otomasyon oranı, parametre grubu kontrolü ve yüzde 100’e ulaşan çevrimiçi ölçüm gibi gelişmiş teknolojilerle 300’den fazla robota sahip. Ek olarak, genel montaj atölyesi, otomatik montaj, nakliye ve akıllı ağ bağlantılı ürün testini gerçekleştirebilen Mega Fabrika, söz konusu süreçleri kısaltabiliyor, modülerleştirme gibi avantajlar sunuyor. Özellikle, çevrimiçi görsel açıklığı yüzey farkı algılama robotunun 0,1 mm’ye kadar doğruluğa sahip olması, onu dünya genelinde lider bir akıllı ve yüksek hassasiyetli teknoloji haline getiriyor. Ayrıca Chery’nin Mega Fabrikası’nda tüm üretim süreci verimli, otomatik, şeffaf ve dijitalleştirilmiş durumda. Böylece Chery’nin Mega Fabrikası, gerçekten düşük enerji tüketen ve “sıfır” emisyonlu yeşil bir fabrika haline geliyor. Tüm dünyadan gelen ziyaretçiler, Chery’nin akıllı üretimdeki gücünü deneyimlemenin yanı sıra Çarpışma Laboratuvarı’nı ve Asya’daki en büyük NVH Laboratuvarı’nı ziyaret etmek üzere deneyim merkezine davet edildi. Chery’nin NVH Laboratuvarı, tüm aracın, farklı alt sistemlerinin ve parçalarının performans testlerini kapsayan eksiksiz bir araç NVH geliştirme sürecine sahip. Bu ileri teknolojiler sayesinde Chery’nin ürünleri, 34 desibele kadar rölanti gürültüsü ile konfor açısından sürekli olarak gelişiyor. Tüm bu gelişme süreci sayesinde kütüphane düzeyinde sessiz bir deneyim ve premium otomobil markalarıyla karşılaştırılabilir bir rahatlık hissi sunuluyor.

Hedef her zaman daha gelişmiş ürünler!

Chery Automobile gelecekte “mükemmel bir marka yaratma” vizyonunu sürdürmeye, teknolojik yeniliklere bağlı kalmaya ve tüketicilere teknoloji anlayışıyla daha gelişmiş ürünler sunmaya devam edecek.

Chery hakkında

Temel teknolojilerde kendini geliştiren Chery, kuruluşundan bu yana “Teknolojik Chery” olarak biliniyor. Dünyada altı Araştırma ve Geliştirme merkezi ve 5.000’in üzerinde seçkin üyeden oluşan Araştırma ve Geliştirme ekibi ile geleneksel yakıt teknolojisi, yeni enerji, akıllı üretim ve diğer alanlarda avantaj sağladı. Yeni enerji araçları alanında 20 yılı aşkın bir süredir araştırma yapan Chery, dört araç montaj platformu, beş genel alt sistem ve yedi temel teknoloji ile sektöre öncülük ediyor. EQ1 modeli, Çin’de minik batarya elektrikli araçlarda lideri konumunda. Chery ayrıca dünya çapında araç, CKD parçaları, motorlar ve araç üretim teknolojisi ve ekipmanı ihraç eden ilk Çinli otomobil şirketi. Chery, bugüne kadar araçlarını 80’den fazla ülke ve bölgeye ihraç etti. Ayrıca 10 denizaşırı fabrika ve 1.500’den fazla denizaşırı satış ve servis noktası kurdu. 2,1 milyonu Çin dışı olmak üzere dünya genelinde yaklaşık 10 milyon kullanıcısı ile Chery, 19 yıl boyunca Çin’den ihraç edilen binek otomobil adediyle ilk sırada yer aldı.

Daha detaylı bilgi için Chery web sitesini ziyaret edebilirsiniz: www.cherytr.com

Haberin Devamı

Otomotiv

Aftermarket Konferansı İçin Geri Sayım Başladı!

Yayın tarihi

-

Yazar:

Aftermarket Konferansı İçin Geri Sayım Başladı!

Gelenekselleşen Aftermarket Konferansı’nda Yenileme Pazarında Değişen Trendler ve Vizyoner Yaklaşımlar Mercek Altına Alınacak!

Otomotiv endüstrisi, bu sene 13’üncüsü düzenlenen Aftermarket Konferansı’nda buluşuyor. Küresel ölçekte dev bir buluşmaya ev sahipliği yapacak etkinliğe sektörün önde gelen isimleri katılım sağlayacak. Bu yıl ana teması “Elektrifikasyonun Aftermarket Üzerindeki Etkisi” olarak belirlenen konferansta “Yeni Teknolojilerin Aftermarket Üzerindeki Etkisi”, “Avrupa Birliği Mevzuatı”, “OEM’lerin Aftermarket’ten Beklentileri”, “Türkiye Aftermarket Pazarı”, “Aftermarket Pazarı’nda Sürdürülebilirlik” gibi başlıklar mercek altına alınacak. Etkinliğin dikkat çekici isimlerinden biri de araç tedarikçileri, parça üreticileri ve satış sonrası pazarının Kuzey Amerika’daki ticaret birliği olan MEMA Aftermarket Suppliers’ın Başkanı ve CEO’su Paul McCharthy olacak. Küresel pazarlardaki fırsatların, alanında uzman isimler tarafından tartışılacağı organizasyon, 25 Mayıs 2023’te İstanbul’da gerçekleştirilecek. 

Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD), Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetler Derneği (OSS) ile Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) iş birliğiyle ve T.C. Ticaret Bakanlığı’nın desteğiyle gerçekleştirilen Aftermarket Konferansı, bu sene 13’üncü kez düzenleniyor. Küresel ölçekte dev bir buluşmaya ev sahipliği yapacak etkinliğe sektörün önde gelen isimleri katılım sağlayacak. Yerli ve yabancı sektör temsilcilerinin, dünyada otomotiv endüstrisinin geleceğine dair önemli açıklamalarda bulunacağı organizasyonda sektöre ilişkin çarpıcı tespit ve öngörüler de masaya yatırılacak. Bu yıl ana teması “Elektrifikasyonun Aftermarket Üzerindeki Etkisi” olarak belirlenen 13. Aftermarket Konferansı, üretici, tedarikçi, distribütör ve bağımsız servislerin yanı sıra küresel paydaşlar ile sektörün öncü isimlerinin katılımıyla 25 Mayıs 2023’te İstanbul’da gerçekleştirilecek.

Sektörün çatı kuruluşları açılışı yapacak!

Etkinliğin açılış konuşmaları; Türkiye otomotiv tedarik sanayinin tek temsilcisi olan TAYSAD’ın Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam, Türkiye’de otomotiv satış sonrası pazarının çatı kuruluşu OSS Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp ve Türkiye otomotiv endüstrisinin ihracattaki tek koordinatör birliği olan OİB’in Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik tarafından yapılacak. Etkinliğin dikkat çekici isimlerinden biri de araç tedarikçileri, parça üreticileri ve satış sonrası pazarının Kuzey Amerika’daki ticaret birliği olan MEMA Aftermarket Suppliers’ın Başkanı ve CEO’su Paul McCharthy olacak. Konferans kapsamında CLEPA Kıdemli Sektör Danışmanı Frank Schlehuber ve Roland Berger’in ortağı Hasmeet Kaur de birer oturum gerçekleştirecek. Öğleden sonraki oturumda ise sektör temsilcilerinin katılımıyla “Zincirin tüm halkaları ile Türkiye satış sonrası pazarı” isimli bir de panel gerçekleştirilecek.

Yeni teknolojilerin sektöre etkisi tartışılacak!

Konferansta ayrıca; “ABD ve Avrupa Aftermarket Pazarı’ndaki Güncel Durum”, “Elektrifikasyonda Aftermarket Pazarı’ndan Beklentiler”, “Yeni Teknolojilerin Aftermarket Üzerindeki Etkisi”, “Avrupa Birliği Mevzuatı”, “OEM’lerin Aftermarket’ten Beklentileri”, “Türkiye Aftermarket Pazarı”, “Aftermarket Pazarı’nda Sürdürülebilirlik

Güncel Dataların Aftermarket Üzerindeki Etkisi”, “Otomotivde Değişim ve Gelişim” ile “Geleceğin Otomotiv ve Mobilite Dünyası” başlıkları ele alınacak.

TAYSAD Hakkında

Türk otomotiv tedarik sanayinin tek ve en yetkin temsilcisi konumundaki Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği TAYSAD, 1978 yılında 14 girişimci tarafından kuruldu. “Tasarım, Teknoloji, Tedarik gücü ile dünyada ilk 10” vizyonuyla faaliyetlerine yön veren TAYSAD, üyesi olan 510 üyesi otomotiv tedarik sanayi firması, 27 milyar dolarlık iş hacmi, 13,1 milyar dolarlık ihracat, 220 binin üzerindeki istihdam ve 182 adet Ar-Ge ve Tasarım Merkezi ile ülke ekonomisine değer katmaktadır. 92 üyesinin 32 ülkede 160’tan fazla tesis yatırımı bulunan TAYSAD, Avrupa Otomotiv Tedarik Sanayicileri Derneği CLEPA’nın üyesi olup, ISO 9001:2015 ve ISO 27001:2013 sertifikalarına sahiptir. www.taysad.org.tr

Haberin Devamı

Trendler