Connect with us

Haberler

“İnovatif sürdürülebilirlik” konusunda en iyi uygulamalar ödüllendirildi

Yayın tarihi

-

 

İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) tarafından düzenlenen “İnovatif Sürdürülebilirlik Uygulamaları Yarışması”nda kazananlar belli oldu. “Büyük Şirket” kategorisinde TAV Havalimanları Holding, Enerjisa Başkent Elektrik Dağıtım ve Enerjisa Enerji Hizmetleri; “KOBİ” kategorisinde Ege Orman Vakfı Ağaçlandırma ve Ağaç Ürünleri İktisadi İşletmesi (EGEVAK) ödül kazandı. Ödüller, ana sponsorluğunu Vodafone’un, destek sponsorluğunu Brisa’nın yaptığı törenle sahiplerine verildi.  

SKD tarafından, inovatif uygulamalarla sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunan iyi uygulamaları ödüllendirmek ve yaygınlaştırmak amacıyla düzenlenen “İnovatif Sürdürülebilirlik Uygulamaları Yarışması”nda kazananlar belli oldu.

Ödüller, ana sponsorluğunu Vodafone’un, destek sponsorluğunu Brisa’nın yaptığı ödül töreni ile sahiplerine verildi. İstanbul’daki İngiltere Konsolosluğu binasında düzenlenen törene iş dünyası, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve medya temsilcilerinin yanı sıra İngiltere Başkonsolosu Leigh Turner da katıldı. Törende, Futurist Ufuk Tarhan’ın iş dünyasının geleceği konusunda yaptığı vizyoner konuşma büyük ilgi topladı.

Büyük Şirket kategorisinde 3, KOBİ kategorisinde 1 firma ödül kazandı

İnovatif Sürdürülebilirlik Uygulamaları Yarışması’nda, “Büyük Şirket” kategorisi “Çevresel İnovatif Uygulama” dalında TAV Havalimanları Holding, “Ekonomik İnovatif Uygulama” dalında Enerjisa Başkent Elektrik Dağıtım, “Sosyal İnovatif Uygulama” dalında Enerjisa Enerji Hizmetleri ödül kazandı.

“KOBİ” kategorisinde “Çevresel İnovatif Uygulama” dalında Ege Orman Vakfı Ağaçlandırma ve Ağaç Ürünleri İktisadi İşletmesi (EGEVAK) ödül kazanırken “Ekonomik İnovatif Uygulama” ve “Sosyal İnovatif Uygulama” dallarında ödüle layık firma bulunamadı.

Yarışmada finale kalan 14 firma SKD İnovasyon Çalışma Grubu tarafından belirlendi. Finalistler; üniversite, basın ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinden oluşan jüri tarafından değerlendirildi ve kazananlar belli oldu.

Molinas: “İlk kez inovasyonla-sürdürülebilirlik kavramlarını birleştiren uygulamalar ödüllendirildi”

G.F.MOLYNAS_10092013

SKD Başkanı Galya Frayman Molinas,

Ödül töreninin açılış konuşmasını yapan SKD Başkanı Galya Frayman Molinas, dernek olarak bir ilk gerçekleştirdiklerini belirterek şunları söyledi: “Türkiye’de ilk kez inovasyonla – sürdürülebilirlik kavramlarını birleştiren iyi uygulamalar ödüllendiriliyor. SKD olarak, inovasyonu sürdürülebilir kalkınmanın gerekli ve önemli bir unsuru olarak görüyoruz. Bizim için inovatif sürdürülebilirlik, sürdürülebilir kalkınmaya somut anlamda katkı sağlayacak ürün ve hizmetlerin üretim, yönetim ya da süreçlerinin yenilikçi ve özgün bir yaklaşımla ele alınması anlamına geliyor. Yarışma ile özel sektörün çevreye, ekonomiye ve topluma katkıyı arttıracak inovatif projelerini ortaya çıkarmayı ve desteklemeyi hedefledik. İyi uygulamaları ödüllendirerek, yaygınlaşmaları konusunda katkıda bulunmayı istedik.”

 

İNOVATİF SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK UYGULAMALARI YARIŞMASI ÖDÜL ALAN FİRMALAR

BÜYÜK ŞİRKET KATEGORİSİ

Çevresel İnovatif Uygulama: TAV Havalimanları Holding

 

  • Proje: İzmir Adnan Menderes Havalimanı Yeni İç Hatlar Terminali Projesi Geri Dönüşüm Uygulaması
  • Proje özeti: TAV Havalimanları’nın iştiraki TAV Ege, İzmir Adnan Menderes Havalimanı iç ve dış hatlar terminallerinin 2032’ye kadar işletme hakkını kazandı. İmzalanan anlaşmaya göre, TAV var olan iç hatlar terminalini yıkarak daha modern bir yapı inşa etmeyi de üstlendi. Proje kapsamında 185 bin metrekarelik terminal binası, 2 bin 559 araçlık çok katlı otopark ve ilgili birimler inşa ediliyor. Bu çerçevede, yeni terminal kompleksinin yapımının yanı sıra eski iç hatlar binası ve eklerinin yıkımı; hurda ve atıkların geri dönüştürülmesi işini TAV İnşaat üstlendi. Hayata geçirilen uygulamayla, yıkım söküm sonucunda ortaya çıkan malzemelerin yüzde 67’si geri dönüştürüldü, yüzde 32’si yapım çalışmalarında yeniden kullanıldı, her iki kategoride de değerlendirilemeyen yüzde 1’lik kısım bertaraf edildi.

Ekonomik İnovatif Uygulama: Enerjisa Başkent Elektrik Dağıtım

 

  • Proje: Geri dönüşüm ve test merkezi projesi
  • Proje özeti: Geri Dönüşüm ve Test Merkezi ile sahadan gelen malzemelerin test ve bakımlarının yapılması, geri dönüşümlerinin sağlanması, garanti süresi içerisinde arızalanan malzemelerin garanti takibinin yapılması ve çevreye zararlı etkilere sahip maddelerin doğaya salınımının önüne geçilmesi amaçlanıyor. Elektrik malzemelerinin yapılan test ve bakım işlemleri ile tekrar kullanılması sağlanarak çevreye zararlı etkiye sahip maddelerin doğaya salınımının önüne geçildi. 2012’de sahada arızalanarak veya yenileme yatırımı kapsamında sökülerek ana ambarlara (demonte) gelen 202 bin 476 adet malzemeden, 67 bin 492 adedi yapılan tasnif, test ve bakım işlemleri ile kullanılabilir hale getirilerek 4 milyon 49 bin TL’lik kazanım elde edildi. 2012’de işletmede garanti kapsamında arızalanan 1376 adet malzeme Garanti Yönetimi Sistemi ile üreticisine değiştirtilerek 569 bin TL’lik kazanım elde edildi.

 

Sosyal İnovatif Uygulama: Enerjisa Enerji Hizmetleri

 

  • Proje: Hata İkaz Sistemi (HİS)
  • Proje özeti: Alçak Gerilim (AG) dağıtım şebekelerinde çeşitli arıza nedenleriyle demir direklerde elektrik kaçağı oluşması ya da iletken kopması durumlarında can ve mal emniyetini güvence altına alacak yeni ve özgün bir sistem tasarlandı ve pilot uygulaması yapıldı. Yılda yaklaşık 4 bin adet iletken kopması meydana geldiği düşünüldüğünde can ve mal güvenliği için konunun ne derece elzem olduğu gözleniyor. Bu uygulama ile sorunun önüne geçilmesi ve elektrik kayıplarından kaynaklanan ekonomik zararın giderilmesi amaçlanıyor. Proje, Türkiye ve Dünya genelinde, elektrik dağıtım sektöründe öncü bir uygulama özelliğini taşıyor. Yapılan araştırmalarda bu gibi arıza durumlarında can kayıplarını önlemek amacıyla çeşitli çalışmalar yapıldığı ancak sistemsel olarak bir sonuca ulaşılamadığı tespit edilmiştir. Hata İkaz Sistemi Elektrik Dağıtım sektöründe ilk olma özelliği taşıyor. Hata İkaz Sisteminin parçası olan demir direklerde elektrik kaçağını tespit eden cihaz için 1 Mart 2013 tarih ve 2013-G-72849 sayı ile Türk Patent Enstitüsü’ne faydalı model başvurusu yapıldı.

KOBİ KATEGORİSİ

 

Çevresel İnovatif Uygulama: Ege Orman Vakfı ağaçlandırma ve Ağaç Ürünleri İktisadi İşletmesi (EGEVAK)

 

  • Proje: Orman Alanları Veri Toplama ve Erken Uyarı Sistemi (TELEMETRİ)
  • Proje özeti: Yenilikçi bir teknolojik sistem olan Orman Alanları Veri Toplama ve Orman Yangını Erken Uyarı Telemetri Sistemi ile M2M yani makineler arası mobil iletişim teknolojisiyle Türkiye’de ilk model “Ormanları yangından koruma projesi” hayata geçirildi. İzmir Adnan Menderes Havalimanında stratejik öneme sahip orman alanının telemetri sistemi ile GSM şebekesi üzerinden düşük tüketimli ve yıllarca çalışan güneş enerjili bir sistemle korunuyor olması ormanın sürdürülebilirliğini sağlıyor. Sistem; EGEVAK ve VODAFONE çözüm ortaklığı ile orman yangınları ve yangının çıktığı orman içindeki noktaları erkenden tespit edebiliyor, ilgililerin cep telefonuna SMS ve mail ile uyararak, müdahalenin yangın yayılmadan yapılmasını sağlayabiliyor.

 

KOBİ Kategorisinde, Çevresel İnovatif Uygulama ve Sosyal İnovatif Uygulama dalında ödüle layık firma bulunamamıştır.

 

İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) hakkında

İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) Türkiye’de sürdürülebilir kalkınmanın daha iyi anlaşılması, benimsenmesi, yaşama geçirilmesi amacı ile 2004 yılında kuruldu.

SKD’nin dört temel hedefi bulunuyor:

1-Sürdürülebilir Kalkınma kavramını iş dünyasına tanıtmak

2-Sürdürülebilir Kalkınma konusu ile ilgili örnek teşkil edecek iyi uygulamaların artmasını teşvik etmek, iş dünyasına tanıtılmasını sağlamak

3-Sürdürülebilir Kalkınma konusuna ilişkin politikaların oluşturulmasına katkı sağlamak

4-Sürdürülebilir Kalkınma konusunda altyapı ve araçların geliştirilmesi için çalışmalar yapmak

SKD, yukarıda belirtilen hedeflere ulaşmak için yürütülen tüm çalışmaları iş dünyası, kamu, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, belediyeler, yerel idareler ve sivil toplum kuruluşları ile iş birliği içinde yapıyor. SKD’nin öncelikli gündemini iş dünyasına örnek olarak, toplum, çevre ve ülke ekonomisi adına değer yaratacak projelerin gerçekleştirilmesi oluşturuyor. Dernek, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma politikalarının belirlenmesine katkı sağlıyor. SKD, Dünya Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi’nin (WBCSD) bir üyesi ve iş ortağı olarak Türkiye’yi uluslararası düzeyde de temsil ediyor. Birleşmiş Milletler ve bağlı kurumları, Dünya Bankası, Avrupa Komisyonu vb. düzenleyici ve yönlendirici konumdaki uluslararası kuruluşlar ile bilgi ve deneyim paylaşımı, ortak projelerde işbirliği yapıyor. SKD, sürdürülebilir kalkınma yaklaşımını benimseyen ve bu amaç doğrultusunda daha verimli çalışmalar yürütmek isteyen tüm kişi ve kuruluşları, deneyim ve birikimlerini dernek çatısı altında birleştirmeye davet ediyor. Genel merkezi İstanbul’da olan SKD’nin iş dünyasının önde gelen kuruluşlarından 40 üyesi bulunuyor.

www.tbcsd.org

Haberin Devamı
Advertisement
Yorum yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haberler

Dicle Elektrik’ten Ekosisteme Sürdürülebilir Aydınlatma Çözümü

Yayın tarihi

-

Yazar:

Sokak ve cadde aydınlatmalarında öncü bir yeniliğe imza atan Dicle Elektrik, EPDK Ar-Ge Komisyonu tarafından onaylanan “Makaralı Aydınlatma Direği” projesini titiz bir çalışmanın ardından başarıyla hayata geçirdi. Tasarruf sağlayan proje hakkında konuşan Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas, aydınlatma direklerinin yaygınlaşmasıyla elektrik sektöründe sıkça kullanılan sepetli kamyonetlerin kullanımının azalacağını, böylece her 100 kilometrede yüzde 30’a varan bir karbon ayak izi azalması sağlanabileceğini ifade etti.

Hizmet bölgesinde bulunan 6 ilde çevre odaklı sürdürülebilir çalışmalara imza atan Dicle Elektrik, devrim niteliğinde kabul edilebilecek bir projesini daha tamamladı. Dicle Elektrik Ar-Ge Merkezi mühendislerinin fikrinden doğan ve 18 aylık titiz bir çalışmanın ardından hayata geçirilen çevre ve çalışan dostu “Makaralı Aydınlatma Direği” projesi başarıyla tamamlandı.

Hem iş güvenliğine hem de çevre korumasına katkı
Makaralı Aydınlatma Direği projesinin, hem teknik hem de tasarım açısından aydınlatma sistemlerini iyileştirmek amacı taşıdığını belirten Dicle Elektrik Ar-Ge Direktörü Dr. Mustafa Çelikpençe, projenin detayları hakkında açıklamalarda bulundu. Dr. Çelikpençe, “Projemizle birlikte iş kazalarını azaltmak, zaman ve maliyet optimizasyonu sağlamak, personel iş yükünü hafifletmek ve aydınlatma sistemlerindeki sorunları hızlıca çözerek kullanıcı memnuniyetini artırmak hedefleniyor.

Yeni aydınlatma direklerimizden Diyarbakır Genel Müdürlük binamız önünde iki adet prototipi de sergiliyoruz. Bu yeni tasarım direkler, mevcut direklerin üzerine eklenen yeni bir konsol ile birlikte hareketli armatür mekanizmalarıyla donatıldı. Aydınlatmanın yanı sıra kamera, GSM, hoparlör gibi ekipmanlarla da entegre edilebilecek esneklikte tasarlanan direkler; hırsızlık benzeri olaylara maruz kalarak zarar görmesini engellemek için vandal kilit sistemi ile koruma altına alındı” diye konuştu.

“Karbon ayak izi yüzde 30’a varan oranda azalacak”
EPDK Ar-Ge Komisyonu tarafından onaylanan proje hakkında açıklamalarda bulunan Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas, projenin yaygınlaşması ile elektrik sektöründe sıkça kullanılan sepetli kamyonetlerin kullanımının azalacağını, böylece her 100 kilometrede yüzde 30’a varan bir karbon ayak izi azalması beklendiğini ifade etti. Arvas, Dicle Elektrik olarak elektrik dağıtım sektöründe sürdürülebilir ve yenilikçi çözümlerle kamuoyunun huzuruna çıkmaktan mutluluk duyduklarını belirterek, “Ar-Ge çalışmalarına büyük önem veriyoruz. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan Ar-Ge Merkezi açma izni alan ilk elektrik dağıtım şirketi olduk. Patent portföyümüzü genişletiyor olmaktan memnuniyet duymakla birlikte bu projenin çalışan güvenliğine yönelik olması ayrıca gurur verici. Bu kritik aşamanın ardından patent süreçlerine de başladık. Projenin tüm süreçlerinde emeği geçen Dicle Ar-Ge Merkezi çalışma arkadaşlarımızı tebrik ediyorum.” diye konuştu.

 

Haberin Devamı

Haberler

Türk Loydu, klaslamanın en önemli kuruluşu IACS’ın 12. üyesi oldu

Yayın tarihi

-

Yazar:

Türk Loydu, Birleşmiş Milletler Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün danışmanı statüsünde uluslararası bir kuruluş olan IACS’ın 12. üyesi olarak kabul edildi. Uluslararası Klaslama Kuruluşları Birliği (IACS) üyeliği, uluslararası deniz emniyeti, çevre koruma ve sürdürülebilirlik gibi kritik alanlarda Türk Loydu’nun etkisini artırarak, Türk denizcilik sektörünün uluslararası düzeyde daha fazla söz sahibi olmasına katkı sağlayacak.

1930’lara dayanan çalışmalarıyla resmi olarak 11 Eylül 1968 yılında kurulan, güvenli gemilere ve temiz denizlere adanmış olmanın yanı sıra, Birleşmiş Milletler Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün danışmanı statüsünde uluslararası bir kuruluş olan IACS; teknik destek, uyumluluk doğrulaması, araştırma ve geliştirme yoluyla deniz güvenliği ve düzenlemelerine benzersiz bir katkı sağlıyor. Dünyanın kargo taşıma tonajının %90’ından fazlası, IACS üyelerinin belirlediği sınıflandırma, inşaat ve ömür boyu uyumluluk kuralları ve standartları kapsamında yer alıyor. 2001 yılında SWEDAC’tan ISO 17021 standardına göre akreditasyon alarak bu kapsamda akredite edilen ilk ulusal kuruluş olan Türk Loydu Vakfı, 2006’ya gelindiğinde Paris Mou Yüksek Performans Listesi’nde ilk kez yer alan ve Avrupa Birliği’nden onaylanmış kuruluş olarak tescil ediliyor. 2011 yılında da küresel klaslama pazarının en önemli kuruluşu olan IACS tarafından klas kuruluşu statüsü ile tescil edilen Türk Loydu, günümüzde resmi olarak IACS üyeliğine hak kazanarak, birliğin 12. üyesi oluyor.

Konuyla ilgili olarak Türk Loydu tarafından, “Cumhuriyetimizin 100. yılında büyük onur!” başlığıyla servis edilen açıklamada, şu ifadeler kullanılıyor: “Günümüzde Türk Loydu, denizcilik sektörü başta olmak üzere enerjiden imalata, savunma sanayiinden lojistiğe kadar tüm sektörlerde; klaslama, denetim, kalite yönetim ve ileri mühendislik gibi birçok alanda hizmet veriyor. Çok sayıda bilimsel ve teknik konferanslarda yer almanın yanı sıra aynı zamanda eğitimler veriyor, çok sayıda öğrenciye burs desteği sağlıyor. 1962 yılında Gemi Mühendisleri Odası tarafından kurulan Türk Loydu bugüne kadar yaklaşık 3000 adet geminin klaslama hizmetinin yanı sıra, Türkiye ekonomisinin can damarı olan dünyaya mal olmuş projelere de imza atıyor. 61 yıllık tarihinde altmış biri aşkın dev proje, Türk Loydu’nun da imzası ve çalışmalarıyla hayata geçti. İstanbul Havalimanı, Akkuyu Nükleer Güç Santrali, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osman Gazi Köprüsü, 1915 Çanakkale Köprüsü, Yüksek Hızlı Tren, TCG Anadolu Gemisi, Nene Hatun Sondaj Gemisi, Rize-Artvin Havalimanı, birçok futbol stadyumu bunlardan sadece birkaçıdır. Klaslama, yasal sertifikasyon, test, muayene, belgelendirme ve onaylanmış kuruluş hizmetlerini 2017 yılından itibaren Türk Loydu Uygunluk Değerlendirme Hizmetleri A.Ş. bünyesinde yerine getiren Türk Loydu Vakfı, fiziki alanlarının yeterliliği ve gelişmeye açık oluşu ile büyüme yolunda hızla ilerliyor. Türk Loydu, Türkiye’nin milli kuruluşudur. Yetkisi olan alanlar hemen hemen Türkiye’nin ekonomisine katkı sağlayan sektörlerin tamamını içermektedir ve IACS üyeliğimiz ile büyümenin, gelişmenin ve ülkemize katkı sağlamanın faydası ve gururu 100. yılında Türkiye Cumhuriyeti’nindir.”

Haberin Devamı

Haberler

Su kaynaklarımızı korumamıza yardımcı olacak yöntemler

Yayın tarihi

-

Yazar:

Su, dünyamızdaki yaşamın kaynağı ve canlı ekosisteminin hayatını devam ettirebilmesi için de ihtiyaç duyduğu en temel öğe. Dünyamızın milyonlarca yıldır sürdürdüğü ve kendi kendini temizleyerek canlılara hayat veren su döngüsü, yine insan etkisi ile son yıllarda iyice bozulmaya başladı. Bilinçsiz su kullanımı ve tüketimi, hızlı sanayileşme, büyüyen şehirler ve yanlış tarım uygulamaları gibi birçok farklı faktör suyumuzun kirlenmesine ve kendi içerisindeki döngüsünün bozulmasına yol açıyor. Yarattığımız bu kirliliğe ve su döngüsüne verdiğimiz zarara dur diyecek olan da yine bizleriz. 150 yılı aşkın köklü geçmişiyle müşterilerine hizmet veren Generali Sigorta, 22 Mart Dünya Su Günü’nde suyumuzu nasıl temiz tutabileceğimiz, israf etmeden kullanabileceğimiz ve koruyabileceğimize dair ipuçlarını paylaştı.

Atıklar doğrudan suya boşaltılmamalı

Suyumuzu en çok kirleten öğelerden birinin bilinçsiz ve kontrolsüz şekilde doğaya bırakılan atıklar olduğu biliniyor. En basit haliyle gün içerisinde mutfaktan boşaltılan ve suya karışan yemek artıkları, kullanılmış yağlar, suya atılan peçete ve kağıtlar, kanalizasyona dökülen atıklar doğrudan suya karışarak kirlenmesine neden oluyor. Bu da suyun temas ettiği toprağın kirlenmesi ve kendi içindeki dengesinin bozulmasına, aynı zamanda da bu suları tüketen evcil hayvan ya da insanların hastalanmasına yol açıyor. Atık kontrolünün hem bireysel hem de şirketler ya da kamu kurumları tarafından çok iyi yapılması, suyun korunması ve temiz tutulması için atılabilecek en önemli adımlardan.

Suyu boşa kullanımı engellenmeli

Suyumuz, hayatımızı devam ettirmemiz için ihtiyaç duyduğumuz en önemli kaynak. Bunun için de tek damlasının bile israf edilmemesi, boşa akıtılmaması ve kullanılmaması çok önemli. Özellikle evlerin içerisinde elde bulaşık yıkamak, el yıkarken ya da diş fırçalarken suyu boşa akıtmak, bozuk su tesisatlarını tamir ettirmemek, sık ve gereksiz yere araç yıkatmak, bahçe sulama gibi işlemler için damlama gibi etkin yöntemleri kullanmamak suyun israf edildiği örnekler arasında. Bu ve benzeri kullanım yanlışlarının da önüne geçerek suyumuzu koruma altına almak ise çok önemli.

Plastik kullanımından vazgeçilmeli

Suyumuzu en çok kirleten maddelerden biri de plastik. Günlük hayatımızda birçok noktada kullandığımız ve doğaya doğrudan zarar veren plastikler, suyun içerisinde yüzlerce yıl bozulmayarak kirletici özelliklerini koruyor. Bunun için plastik poşetler, şişe sular gibi ürünlerin kullanımının sıfıra indirilmesi gerekiyor. Doğaya bırakılan her bir plastik madde, canlı ekosistemini de doğrudan etkileyerek yaşam alanlarını tahrip ediyor.

Çevreyi kirleten ürünlerin kullanımı azaltılmalı

Gün içerisinde sıkça kullanılan, plastiğin yanı sıra geri dönüştürülemeyen farklı materyallerden oluşan ürünlerin kullanımı da suyumuzu kirleten unsurlar arasında. Deodorant, parfüm gibi ürünlerin hem üretimi hem de kullanımı sırasında yapılan hatalar da su kaynaklarının uzun vadede farklı kimyasallarla kirlenmesine neden oluyor. Yine buna benzer kişisel bakım ürünleri ve kozmetikler de suyun kirlenmesini sağlıyor. Bu ürünlerin kullanımı sonrasında yıkanması sırasında karışan kimyasal maddeler, su kaynaklarına ulaşarak doğanın dengesinin bozulmasına yol açıyor. Bunun için doğa dostu olan, sertifikalı ve kirlenmeyi azaltacak ürünlerin tercih edilmesi de etkili bir yöntem olabilir.

Deniz, göl ve nehirlerin temiz tutulması gerekiyor

Su döngüsünün en önemli parçalarından biri olan ve ana su kaynakları arasında da sayılan denizlerin, göllerin ve nehirlerin de kirletilmemesi ve korunması gerekiyor. Bu su kaynaklarına çöp atılmaması, var olan çöplerin temizlenmesi ve hiçbir şekilde atık karıştırılmaması suyun korunması için çok önemli. Özellikle su döngüsünün önemli bir parçası olan tatlı su kaynaklarının kirletilmemesi için bireysel olarak harekete geçilmesi canlı hayatın devamlılığı için de gerekli noktalardan biri olarak öne çıkıyor.

Pil atıklarına dikkat edilmesi

Günlük hayatta bir güç kaynağı olarak kullanılan piller, suyu ve toprağı kirleten en önemli maddeler arasında. İçerisinde bulunan cıva, kurşun, nikel gibi ağır metaller, atık olarak doğaya bırakıldıklarında uzunca bir süre kirlenmeye sebebiyet verebiliyor. Bu sebeple pillerin mutlaka toplanması, uygun alanlara atık olarak bırakılması, imha edilmesi ya da geri dönüştürülmesi gerekiyor. Pillerin suya hiçbir şekilde temas ettirilmemesi büyük önem taşıyor.

Haberin Devamı

Trendler